Erkut Taçkın 1942 yılında doğdu. babası Denizci Yüzbaşı’ydı. Annesi udiydi. O da babası gibi denizci olmak istiyordu. Babasının muhalefetine karşın gizlice1955 yılında Deniz Lisesi’ne girdi.
Sosyal ve hareketli bir çocuktu. Yüzüyordu, boru ve trompet çalıyordu. Bando takımındaydı. 1955’te Deniz Harp Okulu öğrencileri tarafından kurulan bir orkestrada çalmaya başladı. Bu orkestrada Durul Gence, Erkan Gürsal gibi isimler de vardı. Kısa zamanda popüler oldular. Özellikle hanımlardan çok rağbet gördüler.
1956 yılında sahneye çıktılar. Yaptıkları Deniz Harp Okulu’nun kurallarına aykırıydı. Sürekli talimatlar alıyorlardı. “Ya tertip ya müzik!” diye. İnatla müzik yapıyorlardı, talimatlara aykırı olarak. Caz, rock, blues, pop… Her tür müziği yapıyorlardı. Para kazanmaya ve tanınmaya başladılar. Yol ayrımına gelinmişti ve müziği seçtiler.
Ankara’da Durul Gence ile kurdukları SSS Grubu’yla uzun zaman gece kulüplerinde çalıştılar.
Erkut Taçkın’ın yaşı henüz 19’du. Almanya’ya işçi olarak gitmeye karar verdi. Çalıştığı fabrika bir “çalgıcılar” topluluğu kurmuştu. Beş yıl kadar müzik yaptılar. Gruplarının adı: Esmer Noktalar (Black Point)dı. Bu toplulukla cover şarkılardan oluşan 4-5 adet plak doldurdular.
1965 yılında Durul Gence’nin tavsiyesiyle yurda döndü ve Durul Gence ile 5’li bir topluluk kurup beat tarzı şarkılar söylediler. Grup Sahibinin Sesi ile anlaşıp beat tarzı Anadolu rock örneği olan Akkoyun-Karakoyun plağı yaptılar. Yaptıkları Worried Man ile Haftanın Plakları listesine girip 4 hafta listede kaldılar. Let’s Twist Again ile popülerliklerini arttırdılar.
Altı yıl Durul Gence 5’lisi olarak gece kulüplerinde konserlerde çalıp söylediler. Son birlikte konserlerini 20 Mayıs 1967’de verip yolları ayırdılar. Bundan sonra Durul Gence yeni orkestralar oluşturup günün starlarına çalarken, Erkut Taçkın solist olarak karizmasını ve kariyerini sürdürdü.
Gülşen Uslu