Artık söylemek için geç. Gitmişsin. Bilmiyorum neler vardı kalbinde.
Kızgınlık mı ya da daha kötüsü kırgınlık mı? Bütün anıları toplamışsın. Hiçbir
duygu bırakmak istememişsin geriye. Seni hatırlamak için bunlara ihtiyacım varmış
gibi. Vedalaşmadın benimle. Konuşmadın son defa. Daha doğrusu hiçbir zaman konuşmadın.
Hep sustun ve baktın gözlerime. Hep kahin olmamı bekledin, düşüncelerini
okuyacak bir kahin. Ama biliyor musun, hiç okuyamadım düşüncelerini. Gözlerindeki
derin kederi görürdüm evet... Ama o kederin sanırım benimle ilgisi yoktu. Bazen
de keyifli olurdun. Keyfin bile benden uzaktı. Benimle paylaşmazdın ne kederini
ne keyfini.
Sana hiç söylemedim. Hüsnüyusuflar
anlatır sandım. Gülüşlerim de... Hiç anlamadın. "Çocuksun" der gibi bükülürdü
dudakların. Küçümserdin, ağabeylik taslardın bana ya da patronluk. Kocaman bir
yüreğim olduğuna inanmazdın.
Sana hiç söylemedim. Çünkü biliyordum
ki söylesem bile, beni aksine inandırmaya çalışacaktın. Sen ve muhalif
karakterin... Bazen "Bana değer vermiyorsun." diye şikayet ederdim.
"Sana ne kadar değer verdiğimi bul çıkar." der geçiştirirdin.
"Beni önemsiyorsun galiba." dediğimde ise, "Hıh! Neyini seveyim
senin." diye gülerdin. Belki
de hep güldün bana. İçin için eğlendin.
Kırıldığım oldu, ümitlendiğim oldu,
sabırsızlandığım oldu, sabır taşı olup seni çatlattığım oldu. "İlk söyleyen
ben olmayacağım." diyordum. Sen hiç söylemedin. Ben de söylemedim. Ama
gitmenden evvel seni görseydim; durdurmak için değil de aklında olsun diye söylemek
isterdim.
Gitmişsin. Gitme sebebin bile ben değilim.
O yüzden belki de iyi ki söylememişim. Eskaza dönersen de söylemeyeceğim. Ölünceye
kadar söylemeyeceğim. Aynalara fısıldayacağım, şarkı söyler gibi yapıp haykıracağım.
Belki sorsaydın... Sorsaydın sana yalan söyleyemezdim. Ama sormadın. İyi ki
sormadın. Madem ki gittin, iyi ki sormadın.
Dostlarım "Söyle, her şey değişir."
demişlerdi. Ama ben anlamıştım hiçbir şeyin değişmeyeceğini. "Sabit bir fikri
değiştirmek, atomu patlatmaktan büyük mesele." demiş Einstein. İçim acıyor.
Hayır, sana söyleyemediğim için değil. Hayatın yine beni yenmesi de değil beni
acıtan. Yo, yo gidişin de değil buna sebep. Sessizce gidecek kadar yıkılmış
olman üzüyor beni. Demek ki benden daha ümitsizdin, daha acılı, daha korkak.
Sana hiç söylemedim. Şimdi bu sözü
ciklet yapmış çiğneyip duran bir haftalık ilişkilerin gençlerine inat... Sana
hiç söylemedim. Ama söylemek isterdim. Gideceksen bile aklında olsun, diye.
Gülşen Uslu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder